Düzgünleştirilmiş imgeler Yargıtay’a sunuldu; Narin’in Nevzat tarafından ahırın üzerinden atıldığı savı

DİYARBAKIR’da Narin Güran cinayetine ait, Daran-2 üs bölgesine ilişkin kamera imgeleri, yüksek çözünürlükte güzelleştirildi. Amca Salim Güran’ın avukatı Onur Akdağ tarafından yurt dışında özel bir firma tarafından güzelleştirilen imajlar, Yargıtay’a gönderilmek üzere Diyarbakır Bölge Adliye Mahkemesi’ne sunuldu. Manzarayı ekran üzerinde DHA’ya anlatan Avukat Akdağ, Nevzat Bahtiyar olarak belirttiği büyük karartının Narin Güran diye tabir ettiği küçük karartıyı zirveye çıkmadan karşıladığını, Bahtiyar’ın ahırı diye belirtilen yere götürüp, aşağı attığı, ayrıyeten Arif Güran’ın meskeninde ve ahırı etrafında de hareketlilik olmadığının görüldüğünü söyledi.

Bağlar ilçesi kırsal Tavşantepe Mahallesi’nde 21 Ağustos 2024’te kaybolduktan sonra arama çalışmalarının 19’uncu gününde dere yatağında çuvalda, üzeri 30, 25 ve 20 kilo tartısındaki 3 taşla kapatılıp, çalılıklarla gizlenmiş halde cansız vücudu bulunan Narin Güran’ın vefatına ait 4 kişi hakkında Diyarbakır 8’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nde dava açıldı. Aracında Narin’e ilişkin DNA ve kıl örneği bulunan amcası Salim Güran, annesi Yüksel Güran ve ağabeyi Enes Güran ile gözaltına alındıktan sonra cesedi dere yatağına taşıdığını itiraf eden komşuları Nevzat Bahtiyar hakkında ‘İştirak halinde çocuğa karşı taammüden öldürme’ hatasından ağırlaştırılmış müebbet mahpus cezası istendi. 28 Aralık’ta görülen davanın 2’nci duruşmasında Salim Güran, Enes Güran ve Yüksel Güran’a ‘İştirak halinde çocuğa karşı taammüden öldürme’ kabahatinden ağırlaştırılmış müebbet, Nevzat Bahtiyar’a ise ‘Suç kanıtlarını yok etme, gizleme yahut değiştirme’ cürmünden 4 yıl 6 ay mahpus cezası verildi. Mahkeme, sanıkların tutukluluk halinin devamına hükmetti.

MAHKEMENİN VERDİĞİ CEZA OY ÇOKLUĞUYLA ONANDI

Tutuklu sanıkların avukatları, şikayetçi sıfatıyla baba Arif Güran’ın avukatları, ‘katılan’ sıfatıyla Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı ile Diyarbakır Barosu tarafından verilen istinaf dilekçeleri, Diyarbakır 8’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nde incelendi. 17 klasörden oluşan dava evrakı ile istinaf müracaatları, kıymetlendirme yapılması için Diyarbakır Bölge Adliye Mahkemesi 1’inci Ceza Dairesi’ne gönderildi. Belgeyi ve müracaatları inceleyen Bölge Adliye Mahkemesi 1’inci Ceza Dairesi, 26 Mayıs’ta verdiği kararda, mahkemenin 4 sanık hakkında verilen mahpus cezalarını oy çokluğuyla onadı. Öte yandan Mahkeme Başkanı da gerekçelerini sıralayarak karara şerh koydu. Mahkeme Başkanı, şerhinde dosyadaki kamera kayıtları, baz raporları ve DNA bulgularının eksik ve yetersiz incelendiğini, bilhassa Nevzat Bahtiyar’ın hareketlerinin ayrıntılı manzara tahliliyle netleştirilmesi gerektiğini belirtti. Anne, ağabey ve amcanın birlikte ve kısa müddette Narin’i öldürdüğü istikametindeki kabulün akla ve hayatın olağan akışına ters olduğunu vurguladı. Ayrıyeten, PSA ve kıl örnekleri üzere kritik kanıtların bilimsel olarak gereğince araştırılmadığını, tüm bu eksik incelemeler nedeniyle kararın bozulması gerektiğini söz etti.

HİNDİSTAN MERKEZLİ İSİMLİ BİLİŞİM FİRMASI İMAJLARI İNCELEDİ

Salim Güran’ın avukatı Onur Akdağ’ın başvurusu üzerine, Hindistan merkezli Brilliant Forensic Investigation (BFI) firması, Narin Güran’ın vefatına ait belgede yer alan Daran-2 askeri üssü ve etraftaki kamera kayıtlarını inceledi. BFI uzmanları, ayrıyeten Almanya’dan Profesör Dirk Labudde ve Ulusal Kriminal Ofis tarafından hazırlanan raporları kıymetlendirerek yepyeni imgeler üzerinde teknik tahlil yaptı. 122 sayfalık ayrıntılı raporda, kamera imajlarında tespit edilen gölgeler ve insan hareketleri incelendi. Teknik tahlilde okul kamerasının gerçek vakitten 4 dakika, Daran-2 askeri üssü kamerasının ise 6 dakika 45 saniye ileri olduğu tespit edildi. Rapor, 29 Haziran’da Avukat Onur Akdağ tarafından temyiz dilekçesine eklenerek Yargıtay’a gönderildi. Dilekçede, müvekkilinin tahliyesi ve evrakın duruşmalı olarak incelenmesi talep edildi. Ayrıyeten, Nevzat Bahtiyar’ın yetersiz cezalandırıldığı, bu nedenle ‘Çocuğun taammüden öldürülmesi’, ‘Çocuğun cinsel istismarı’ ve ‘Hürriyeti tahdit’ cürümlerinden başka ayrı cezalandırılması gerektiği talep edildi.

‘BAHTİYAR’IN MESKENİNİN YAKININDA BÜYÜK VE KÜÇÜK GÖLGE KARŞILAŞIYOR’

Raporda, okul kamerasında Narin Güran’ın, 21 Ağustos 2024 saat 15.15.09’da koyu renkli tişört ve şort giydiği, omuzunda çapraz çanta taşıdığı, bu imgenin gerçek saate nazaran 15.11.09’a denk geldiği belirtildi. Narin’in daha sonra patikaya ilerlediği, patikada yürüdüğü sırada Nevzat Bahtiyar’ın meskeninin yakınında insan gibisi büyük bir gölge tespit edildiği, bu gölgenin Nevzat Bahtiyar’a ilişkin olma ihtimalinin yüksek olduğu belirtildi. İmgelerde, büyük ve küçük gölgenin 15.19.49’da birbirine çok yakın olduğu ve bunun da mümkün bir çatışmanın habercisi olduğu, saat 15.19.54’te küçük gölgenin ansızın kaybolduğu, büyük gölgenin ise ahır istikametine ilerlediği, bu durumun Narin’in burada kaçırıldığı ihtimalini güçlendirdiği tabir edildi.

‘ARİF GÜRAN’IN KONUTUNUN ETRAFINDA İNSAN VE ARAÇ HAREKETLİLİĞİ YOK’

Raporda, Narin Güran’ın 15.16.00 ile 15.40.45 saatleri ortasında meskenine dönüşüne dair rastgele bir insan hareketine rastlanmadığı, tıpkı saat aralığında Arif Güran’ın meskeninin etrafında de insan yahut araç hareketi görülmediği vurgulandı.

Sanık Nevzat Bahtiyar’ın, Narin’in cansız vücudunu Arif Güran’ın konutundan alıp ahırına taşıdığı tarafındaki sözünün kamera kayıtlarıyla örtüşmediği, uygunlaştırılmış imgelerde Nevzat Bahtiyar’ın o güzergahta rastgele bir hareketinin tespit edilmediği söz edildi. Raporda, saat 15.41.27’de köyün yaklaşık 300 metre dışında stabilize yolda koyu renkli, muhtemelen kırmızı bir aracın köyden ayrıldığının tespit edildiği, bu aracın olay saatlerinde köyden çıkan tek araç olduğu belirtildi. Aracın hareketinin Daran-2 askeri üssü güvenlik kamerasına da yansıdığı aktarıldı.

BFI raporunda, ayrıyeten daha evvel hazırlanan Ulusal Kriminal Ofis (UKB) ve Alman uzman Dirk Labudde’nin raporlarında hesaplama ve imaj tahlillerinde kusurlar bulunduğu, güvenilirliğin zayıf olduğu vurgulandı.

8K ÇÖZÜNÜRLÜKTE GÜZELLEŞTİRİLEN MANZARALAR YARGITAY’A GÖNDERİLDİ

Narin Güran’ın babası Arif Güran’ın mahkemede istediği ve mahkeme başkanı tarafından duruşma salonunda izletilen Daran-2 üs bölgesine ilişkin BFI tarafın 8K çözünürlükte güzelleştirilen kamera imajları firma tarafından avukat Onur Akdağ’a ulaştırıldı. Akdağ, manzaraları Yargıtay’a gönderilmek üzere Diyarbakır Bölge Adliye Mahkemesi’ne sundu. Avukat Onur Akdağ iyileştirdikleri manzarayı ekran üzerinde DHA’ya anlattı. İmajlarda Avukat Onur Akdağ, Nevzat Bahtiyar olarak belirtilen büyük karartının Narin Güran diye belirtilen küçük karartıyı doruğa çıkmadan karşıladığını, Bahtiyar’ın ahırı diye belirtilen yere götürüp, aşağı attığı, ayrıyeten Arif Güran’ın meskeninde ve ahırı etrafında de hareketlilik olmadığının görüldüğünü söyledi.

‘BİRÇOK KARANLIK NOKTA GÜN YÜZÜNE ÇIKARILAMAMIŞTIR’

Avukat Onur Akdağ 11 aylık süreç zarfında Narin Güran’ın kim tarafından, nasıl ve hangi saikle öldürüldüğünün tespit edilemediğini belirterek, “Gelinen basamakta evrak Yargıtay sürecinde. Fakat bu Yargıtay sürecine karşın yani soruşturma safahatı, kovuşturma safahatı, yargılama safahatı ve istinaf safahatine karşın bu çocuğun cinayetine ait birçok karanlık nokta hala gün yüzüne çıkarılamamıştır. İnsanların da merak ettiği budur. Bu çocuk kim tarafından öldürüldü ve öldürülme yeri nerede ve bu çocuğun öldürülme saiki nedir? Artık biz soruşturma basamağından bu yana belgede Salim Güran’ın avukatlığını üstlenmekteyiz. Maalesef ki soruşturma aktif yürütülmedi. Soruşturmada masumiyet karinesi ihlal edildi. Lekelenmeme hakkı ihlal edildi, aktif soruşturma yürütülmedi. Nevzat Bahtiyar’ın ailesi Güran ailesinin sorgulandığı metotlarda, sorgulandığı üzere aktif bir biçimde sorgulanmadı. Kanıt karartma argümanı kelam konusu, ailenin azap tezi kelam konusu. Bütün bu tezlere karşın yargılama bu halde tamamlandı” dedi.

‘PSA ARAŞTIRILMADI’

Avukat Akdağ’ın Narin Güran’ın mahrem yerinde PSA bulunduğunu belirterek, “Şimdi biz çocuğun hangi saikle öldürüldüğünü merak ederken, PSA konusu çok değerliydi. Bu PSA konusunun araştırılmasını ben birinci celse ile ikinci celse ortasında mahkemeden talep etmiştim. PSA konusu araştırılmadı. Zira çocuğun en mahrem yerinde PSA bulunuyordu. Buna karşın artık bu PSA bize bir faili ortaya çıkarabilecek en güçlü kanıttı, 19 gün boyunca çocuk bulunamadı. 19 günün sonunda bulunan çocuğun en mahrem yerinde bir PSA bulunduğu vakit bu araştırılmaya kıymet bir mevzudur. Lakin bu konularda araştırılmadı. Artık biz yargılama sürecinde Salim ve bilhassa Nevzat Bahtiyar’ın dijital bilgilerinin teknik incelemeye alınmasını talep etmiştik. Salim Güran’ın internet yoğunluğundan bahsetmiştik. Nevzat Bahtiyar’ın internetinin hakeza hiç ağır olmadığını, telefonunun bir meyyit üzere olduğunu, zira cinayet işlemek ile meşgul olduğunu, elinin dolu olduğunu mahkemeye söylemiştik. İstinaf kademesinde da Tuncay Beşikçi’nin raporu ile birlikte bütün dijital kanıtlar ortaya çıktı. Sonuçta Salim Güran’ın Nevzat Bahtiyar’ın atfı cürüm niteliğindeki beyanlarına karşın Salim Güran’ın telefonunun ağır bir biçimde internete girdiği, altın fiyatlarını sorguladığı, WhatsApp’a girdiği, Instagram’a girdiği, bu üzere internet sitelerine girdiği, buna karşın Nevzat Bahtiyar’ın hiçbir halde cinayet dakikalarında internete girmediği, Salim Güran’ın telefonunun şarjda olduğu, tam da cinayet dakikalarında şarjda olduğu ve adımının 45 adım olduğu ortaya çıktı ve fatura ödediği ortaya çıktı. Artık bütün bunlara karşın maalesef istinaf mahkemesi yeniden üç sanık hakkında topyekun çocuğun taammüden öldürülmesinden ötürü iştirakten ağırlaştırılmış müebbet mahpus cezası verdi” diye konuştu.

‘AHIRDA YERE ATMA ÜZERE BİR MÜDAHALEYLE NARİN KAYBOLUYOR’

Akdağ, raporda olay örgüsünü tespit ettiklerini belirterek, “Yani güzelleştirmiş olduğumuz imajlarda Nevzat Bahtiyar’ın yaklaşık gerçek vakit diliminde 15.10 civarlarında kendi ahırı ve konutunun orada bulunduğu, yaklaşık olarak 15.11.30’uncu saniyede birinci defa Narin Güran’ın patikada olduğunu, tezeklerin orada bulunduğunu, 15.11.40’ta ise Nevzat Bahtiyar tarafından Narin Güran’ın yolunun kesildiğini tespit ettik ve sonuç prestijiyle da 15.13 civarlarında da Narin Güran’a ahır civarında müdahale ediliyor ve ahırda Narin’i yere atma biçiminde bir müdahale ile Narin Güran kayboluyor. Türkiye’nin her yerine biz bu imgeleri gönderdik. Artık Daran-2 kamerası biliyorsunuz çözünürlüğü çok berbat bir kamera. Dönen kameralar silindi. Havalimanı kamerası o gün çalışmadığı bize söylendi. Yani ihmaller zinciri saymakla bitmez. Lakin biz yılmadık. Günün sonunda bir arkadaşımız sayesinde manzarayı uygunlaştırma konusunda uzman, yazılım mühendisi Amerika Birleşik Devletleri’nde alanında uzman ve âlâ bir kurumda çalışan yazılım mühendisi tarafından imajımız boyut itibariyle 8K düzeyine getirildi. İmajlarda beşerler şunu izleyecek. Nevzat Bahtiyar’ın kendi pozisyon prestijiyle, lokasyon prestijiyle çocuk daha patikaya yeltenmeden kendi ahırı civarında olduğu, Narin patikaya yeltendiği vakit okul kamerasında görüyoruz. 15.09’da 4 tane kuzeninden ayrılıyor. Okul kamerasında ayrıldıktan sonra Nevzat Bahtiyar tarafından yolunun kesildiği ve Nevzat Bahtiyar’ın kendisini büyük ihtimal kandırarak, önüne katarak ahırına hakikat götürdüğü ve kendisine bu türlü bir yere atma üzere bir hareket gerçekleştiği, bunu net bir halde kameramızda tereddüde yer vermeyecek formda görüyoruz. Bununla birlikte PSA’nın araştırılması gerektiğini biz yeniden yineliyoruz. Bunu Yargıtay’a bugün itibariyle sunduk. Manzara ve raporumuzun aslını da bugün itibariyle İstinaf 1. Ceza Dairesi kanalıyla Yargıtay’a sunmuş bulunmaktayız. Artık sahiden soruşturma çok berbat yürütüldüğü için Güran ailesi toptan kriminalize edildi, şeytanlaştırıldı. Nevzat Bahtiyar bulunduğu vakit Nevzat Bahtiyar’ın öyküsüne inandılar. Zira Salim katil ilan edilmişti. Yani Salim’in katil ilan edilmesi, DNA raporlarının çarşaf çarşaf medyada sergilenmesi ile sunulmasıyla birlikte Nevzat Bahtiyar artık o sözleri ezberledi, mükemmelleştirdi sözlerini. Geldiği vakit, her vakit Salim’den bahsetti. Salim yaptı, Salim etti, Salim götürdü. Aslında gerçek tektir. Nevzat Bahtiyar’ın soruşturma evresinde 3 tane tabiri kelam konusu. Birincisinde diyor ki ben otomobilden aldım. İkincisinde diyor ki meskenime getirdim. Üçüncüsünde de diyor ki ben Arif Güran’ın konutundan aldım. Artık sen şayet bu cinayeti işlemediysen, bu cinayette rastgele bir parmağın yoksa gerçek bir tektir. Yani sen bu çocuğu nereden aldın? Bunu insan sorar ve sorgulamak gerekir. Lakin kimse sorgulamadı ve biz güzelleştirdiğimiz imgelerle aslında çocuğun hiçbir halde patikaya çıkmadığını, Nevzat Bahtiyar tarafından müdahale edildiğini, Nevzat Bahtiyar tarafından patikanın başında alınıp ahırına gerçek götürüldüğünü tespit ettik. “Nevzat Bahtiyar tam da cinayet dakikalarında bir cinayeti sorguluyor. Ünlü bir DJ’in cinayetini. Artık bunu biz Salim Güran’ın telefonunda görmüş olsaydık Salim Güran artık kesin katil ilan edilmişti. Lakin Nevzat Bahtiyar olunca maalesef ona karşı bir ikili standart, ikili kayırmacılık kelam konusu. Bununla birlikte Nevzat Bahtiyar’la Salim 3 ay konuşmamış demiştik ve 3 aydır konuşmadığı yetişkin bir yabancıya getirip cürmümü, günahımı söyleyip çocuğun cesedini teslim edeceğim. Yani bu hayatın olağan akışına büsbütün zıttır. Umarım adalet tecelli eder. Biz adaletin tecelli etmesini istiyoruz. Yargıya müdahale edilmemesini istiyoruz” tabirlerini kullandı.

About The Author

admin

See author's posts